Türkiye, guatr (hipotiroidi)hastalığından sonra polikistik overin en yaygın olarak görüldüğü ülkelerden biri olmuştur. Dünyanın bir çok yerinde de milyonlarca kadın polikistik over sendromu ile mücadele etmektedir. Menopoz öncesi dönemde bulunan her 10 genç kadından 1' inde polikistik over sendromu görülmektedir.
Polikistik over sendromu'nun görülme sıklığı 90' lı yıllardan itibaren büyük bir artış gösterdi. Son yıllarda iş hayatında daha aktif rol almaya başlayan kadınlar hazırlanması daha kolay olan besinlere yöneldiler. Dolayısıyla eskiden protein ağırlıklı beslenirken şimdi daha çok karbonhidrat tüketmeye başladılar. Tüketilen bu besinlerin içinde çeşitli katkı maddelerinin bulunması özellikle erkeklik hormonlarının (testosteron gibi) üretimini arttırdığı bilinen Bisphenol A (BPA) içeren plastik yemek kaplarının, pet şişe ve plastik bardak gibi ürünlerin yaygın olarak kullanılması, kadınların masa başında daha hareketsiz bir yaşam sürdürmeye başlaması, zayıf bile olsalar yeteri kadar hareket etmedikleri için vücut yağ oranlarının fazla olması polikistik over sendromu'nun ortaya çıkması için bir zemin hazırlamaktadır.
Polikistik over sendromunda ultrasonografik olarak yumurtalıktaki foliküller gerdanlık gibi yumurtalık çeperine dizilmiştir.Yumurtalıkların boyutu normalden daha büyüktür. Yumurta çok olmasına karşın pekçok sebepten ötürü yumurta büyümesi ve çatlayıp atılması diğer kadınlara oranla daha nadirdir. Bu nedenden dolayı kısırlık sebeplerinin başında gelmektedir.
Polikistik over sendromu'nda yumurta gelişimi ve yumurtlama olmadığı için ortaya çıkan adet düzensizliği ve hamile kalmakta zorluk yaşanması ile birlikte erkeklik hormonlarının üretiminin ve etkinliğinin artması sonucunda erkek tipi tüylenme artışı, sivilce, ciltte yağlanma ve erkek tipi saç dökülmesi gibi şikayetler görülmektedir. Fakat, bir grup kadında bu şikayetler olmadan da polikistik over sendromu görülebilmektedir. Örneğin; Polikistik over sendromu olan kadınların bir kısmında, her ay düzenli adet görmesine rağmen, yumurtlama olmamaktadır. Ayrıca, diğer bir kısmında da fazla miktarda erkeklik hormonu olmasına rağmen tüylenme artışı, sivilce ve saç dökülmesi gibi şikayetler görülmeyebilmektedir.
Doğum kontrol hapları belirtileri geçici olarak düzeltir. Kesin tedavi değildir. Kıllanma epilasyonla düzelebilir. Çocuk sahibi bir yıl içinde olunamazsa aşılama ve tüp bebek denenebilir. Şeker hastalığına yatkınlık sebebiyle diet ve insülin direncini kıran haplar kullanılabilir. Kilo verme ve egzersiz önerilir. Pekçok hasta kilo vermeyi başararak bu hastalıktan kurtulmuştur. Bu döngüde, kırılması gereken zincirin en önemli parçası; kilodur.
